Pirkko Hämäläinen: Tove Jansson’un dünyasını hayatımıza adapte edersek, dünya daha güzel bir yer olur
Finlandiya’nın dünya çapında tanınan edebiyat elçisi Tove Jansson’un sergisi Beyoğlu’nda bulunan Aynalı Geçit’te ziyarete açıldı. Serginin açılışında da yer alan Finlandiya Büyükelçisi Pirkko Hämäläinen ve Tove Jansson'un yeğeni Sophia Jansson, art-e’de Serdar Yazıcı’nın sorularını yanıtladı.
“Tove Jansson, Mumilerin Yaratıcısı ve Sanatçı” başlıklı sergi sanatçının eskizleri, karikatürleri, kitap illüstrasyonları ve tablolarından oluşuyor. Dinozor Çocuk, Finlandiya Büyükelçiliği ve Home of Moomin Museum Tampere, Finland ortaklığında düzenlenen sergi 17 Mayıs’a kadar ücretsiz olarak ziyaret edilebilebilir.
Tove Jansson, Finlandiya kültürü için nasıl bir anlam taşıyor?
Pirkko Hämäläinen: Şunu söyleyebilirim ki, Tove Jansson ve Mumiler, Fin toplumunun, kültürünün ve yakın tarihinin kalbinde yer alıyor. Çünkü Tove Jansson’un yarattığı karakterler bugün hâlâ Finlandiya’da aramızda yaşıyor ve umarım yakında burada, Türkiye’de de yaşayacaklar.
Sophia Jansson: Ben tabii ki onun yeğeniyim. Bu yüzden Tove Jansson benim için ailemin ve Finlandiya’daki varlığımın çok büyük bir parçası. Ama şunu fark ettim ki, Finlandiya’da Mumileri tanımayan birini bulmakta zorlanıyorum. Bu yüzden bir bakıma onlar bizim ulusal maskotumuz gibi.
Buradaki sergi hakkında neler söylersiniz?
Sophia Jansson: Burada olmaktan ve İstanbul’da bir sergi olmasından dolayı çok mutluyum. Sanırım İstanbul halkı ilk kez Tove Jansson'un resimlerini görecek, onun hayatı hakkında biraz bilgi edinecek ve Mumi illüstrasyonlarını da görme fırsatı bulacak. Bu serginin burada olmasından dolayı çok memnunum.
Pirkko Hämäläinen: Sonunda Mumiler buraya geldi ve Tove Jansson'u tanıma fırsatı bulduk. Üstelik sadece Mumiler değil, aynı zamanda bizlerin Finlandiya’da çok iyi bildiği, ressam olarak takdir edilen sanatını da burada görebileceğiz.
Sizce Mumiler Türk izleyicisiyle nasıl bir bağ kuracak?
Pirkko Hämäläinen: Mumiler gerçekten çok sevilesi karakterler ve bence onların hayatları, günlük sevinçler ve üzüntülerle dolu, tıpkı bizim hayatlarımız gibi. Bu da bence her yerde bizimle bağ kurmalarını sağlıyor. Bu yüzden bunda hiçbir sorun görmüyorum. O yüzden inanıyorum ki, Mumiler yakında bu toplumun da bir parçası olacak.
Finlandiya-Türkiye ilişkilerinde kültür diplomasisinin rolü hakkında ne düşünüyorsunuz?
Sophia Jansson: Bence kültür, farklı ülkelerden insanları birbirine bağlamanın her zaman harika bir yoludur. Çünkü kültürle bağ kurduğunuzda hissettiğiniz şey evrensel bir duygudur. Örneğin bu tür bir sergide resimlere bakan insanlar, hangi ülkeden oldukları gerçekten önemli olmadan, ister Türk ister Fin olsunlar, aynı tür duyguları hissederler. Bu yüzden kültür, farklı ülkelerden insanlar arasında harika bir köprü görevi görür.
Pirkko Hämäläinen: Türk halkının Fin kültürünü benimsemesinin zor olmadığını düşünüyorum. Zaten Atatürk ve Beyaz Zambaklar Ülkesi kitabı düşünüldüğünde, buna dayanarak birçok Türk'ün Finlandiya’yı en azından belli bir düzeyde tanıdığını söyleyebiliriz. Bu yüzden bunun üzerine inşa edilerek daha fazlasını öğrenmek mümkün. Kültür her zaman insanları birbirine bağlar; bu en kolay yoldur. Hatta belki diplomasi anlayışının da özünü oluşturduğunu söyleyebilirim. Bu nedenle, Finlandiya ile Türkiye arasındaki kültürel işbirliğinin geleceğini umut verici buluyorum.
Umarım bir gün tüm dünya Tove Jansson'un güzel ruhundan etkilenir.
Pirkko Hämäläinen: Kesinlikle katılıyorum. Eğer Tove Jansson’un dünyasını hayatımıza adapte edersek, dünya daha güzel bir yer olur.