Rubio: Barış olmazsa ABD, Rusya'ya yeni yaptırımlar uygulayacak
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ukrayna ile Rusya arasında devam eden savaşın çözümüne yönelik barış anlaşmasında ilerleme sağlanamazsa ABD'nin Rusya'ya yeni yaptırımlar getireceğini belirtti. Rubio, Washington’un Kiev’e askeri desteği azalttığı iddialarını ise kesin bir dille reddetti. Senato Dış İlişkiler Komitesi önünde konuşan Rubio, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında yapılan iki saatlik telefon görüşmesinden sonra yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
Rubio, Rusya’ya yönelik yaptırımların sertleştirilmesini öngören yasa tasarısını desteklediğini açıkladı. Tasarı, Rusya’nın savaş finansmanını zorlaştırmak amacıyla petrol ve doğalgaz alımına yüzde 500’e varan gümrük vergisi getirilmesini içeriyor. Rubio, Rusların savaşı sürdürmekte kararlı oldukları anlaşıldığında, yeni yaptırımların kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Ancak Trump’ın, yaptırımlarla baskı yapmanın müzakereleri sekteye uğratabileceğine inandığını da ifade etti. Bu nedenle Ruslarla iletişimde kalmanın ve onları masaya oturtmanın değerli olduğunu söyledi.
Demokrat senatörler, Trump’ı Putin’e savaşı sonlandırması için baskı yapmamakla eleştirdi. Jeanne Shaheen, Putin’in anlamlı bir barış müzakeresine yanaşmadığını belirtirken, Chris Van Hollen ise Trump’ın Ukrayna halkını zor durumda bıraktığını savundu. Rubio, Trump’ın Rusya’ya karşı yumuşak davranmadığını, ABD’nin Rusya üzerindeki nüfuzunu koruduğunu ve Ukrayna’ya silah desteğinin devam ettiğini söyledi. Putin’in bugüne kadar herhangi bir taviz vermediğini de ekledi.
Rubio, savaşın ancak müzakere yoluyla çözülebileceğini belirterek, her iki tarafın da masaya gelmesi için ABD’nin çaba gösterdiğini vurguladı. Trump-Putin görüşmesinin ardından müttefikler, Rusya’nın ateşkes konusunda herhangi bir taahhütte bulunmamasından rahatsızlık duydu. Putin ise gelecekte yapılacak bir barış anlaşmasının şartlarını belirleyecek bir “muhtıra” hazırlanmasını istedi. Bu yaklaşım, eleştirmenlerce müzakerelerin uzatılması ve Rusya’nın savaşmaya devam etmesine olanak sağlama taktiği olarak değerlendirildi.
Ayrıca Trump’ın, ABD’nin arabuluculuk rolünden çekilip bu görevin Vatikan’a devredilebileceği yönündeki açıklaması, Avrupa ve Ukrayna liderleri arasında endişe yarattı. Liderler, Washington’un çözüm sürecinden çekilmesinin bölgedeki istikrarı olumsuz etkileyebileceği kaygısını dile getirdi.
