Ortadoğu’da savaş korkusu: Yatırımcılar riskten kaçıyor, dolar güvenli liman rolüne geri dönüyor

PAYLAŞ
Ortadoğu’da savaş korkusu: Yatırımcılar riskten kaçıyor, dolar güvenli liman rolüne geri dönüyor

Ortadoğu’da geniş çaplı bir çatışma ihtimali, finans piyasalarında güçlü bir güvenli liman tepkisini beraberinde getiriyor. İsrail’in İran’daki nükleer tesislere ve füze üretim merkezlerine yönelik saldırıları, bölgede tansiyonu hızla tırmandırırken yatırımcıların riskli varlıklardan çıkıp dolara, altına ve devlet tahvillerine yönelmesine neden oldu. Küresel piyasalarda Cuma günü başlayan bu dalga, Orta Doğu'da her şeyin bir anda kontrolden çıkabileceği endişesinin yansıması olarak değerlendiriliyor.

İsrail, operasyonun amacının Tahran’ın nükleer silah üretmesini önlemek olduğunu ve birçok üst düzey İranlı askeri yetkilinin etkisiz hale getirildiğini duyurdu. Açıklama sonrası piyasalar hızlı tepki verdi. Uluslararası petrol göstergesi Brent ham petrolü bir noktada %14'e yaklaşan yükseliş kaydederken, altın fiyatları da tırmandı. ABD devlet tahvillerine olan talep arttı; ancak 10 yıllık tahvil faizleri gün boyunca %4,36 civarında sabit kaldı. Hisse senedi piyasalarında ise özellikle havacılık hisseleri öncülüğünde satışlar görüldü. S&P 500 endeksi, Cuma günkü işlemlerin ilk saatlerinde %0,7 düşerek Şubat ayındaki rekor seviyesinden uzaklaştı.

Reuters'ın haberine göre Genvil Wealth Management'ın baş yatırım sorumlusu Francois Savary, bölgedeki gelişmeleri, "Her şeyin kontrol altında olduğu izlenimi verilirken, bir anda her şeyin kontrolden çıkabileceği tehlikeli bir durumla karşı karşıyayız" sözleriyle değerlendirdi.

İran'ın jeopolitik konumu da piyasaların tepkisinde belirleyici rol oynuyor. Dünya petrol arzının büyük kısmını gerçekleştiren ülkelerden biri olan İran, aynı zamanda küresel petrol ticaretinin beşte birinin geçtiği Hürmüz Boğazı’nın kıyısında bulunuyor. İran geçmişte bu boğazı Batı’ya karşı bir koz olarak kullanabileceğini ima etmişti.

ABD Başkanı Donald Trump, İran'ın ABD'nin taleplerine direnerek saldırıyı kendi üzerine çektiğini iddia etti. Trump, İran'ın bir nükleer anlaşma yapmaması halinde daha ağır sonuçlarla karşılaşabileceğini belirtti.

Gelişmeler, merkez bankalarının para politikası kararlarında daha da zor bir döneme girdiğini gösteriyor. ABD’nin uygulamaya koyduğu gümrük tarifelerinin tüketici fiyatlarını yukarı yönlü etkileme olasılığı konuşulurken, petrol fiyatlarındaki artış bu baskıyı daha da artırabilir. Brent petrol, Cuma günü %7 yükselerek varil başına 75,54 dolara çıktı ve 2022'deki Rusya-Ukrayna savaşı sonrası görülen artışları anımsatan bir sıçrama yaşadı.

Daiwa Capital Markets Ekonomik Araştırmalar Başkanı Chris Scicluna, petrolün 80 doların üzerine çıkması halinde bunun küresel merkez bankaları için daha ciddi bir sorun haline geleceğini ifade etti. Marlborough Sabit Getiri Fonu Yöneticisi James Athey ise piyasaların bu tür jeopolitik gelişmeleri fazla hızlı tolere ettiğini, bunun rehavete kapılma riski doğurabileceğini belirtti.

Son günlerde güçlenen ve yeniden klasik güvenli liman işlevi görmeye başlayan dolar, yatırımcıların risk iştahındaki azalma ile destek buldu. City Index Stratejisti Fiona Cincotta, "Dolar, uzun süredir görmediğimiz güvenli liman işlevine yeniden bürünüyor. Hisse senedi piyasaları düşerken, dolar önemli bir dayanak noktası haline geliyor" dedi.

Doların değer kazanımı, yatırımcıların hisse senetlerinden, kripto paralardan, endüstriyel emtialardan ve İsviçre frangı ile Japon yeni gibi diğer güvenli liman para birimlerinden uzaklaşarak ABD para birimine yöneldiğini ortaya koyuyor.

Son haftalarda S&P 500 endeksi ile dolar endeksi arasındaki pozitif korelasyon dikkat çekerken, jeopolitik tansiyonun yükselmesiyle birlikte bu ilişki yerini klasik güvenli liman tercihine bıraktı. Bu da yatırımcıların yeniden riskten kaçınma stratejilerine döndüğünü gösteriyor.