'Katar, İsrail’den en az 100 milyon dolarlık silah alacak' iddiası: Netanyahu yönetimi yalanladı

PAYLAŞ
  • İsrail merkezli Walla'nın haberine göre, Netanyahu’nun Katar ile yapılan ve toplam değeri 100 milyon doları aşan savunma anlaşmalarını önceden onayladığı iddia edildi.
  • Haberde, ülkenin önde gelen savunma şirketlerinden Elbit Systems, Rafael Advanced Defense Systems ve devlet şirketi Israel Aerospace Industries’in (IAI), Hamas’a destek verdiği öne sürülen Katar’a silah, mühimmat ve siber teknoloji ihracatı için 7 Ekim 2023’ten önce resmi onay aldığı belirtildi.
  • Ancak söz konusu iddialar, Netanyahu’nun Başbakanlık Ofisi tarafından 'tamamen sahte haber' ifadeleriyle yalanlandı.
'Katar, İsrail’den en az 100 milyon dolarlık silah alacak' iddiası: Netanyahu yönetimi yalanladı

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, ülkenin önde gelen savunma şirketleri ile Hamas’a destek vermekle suçlanan Katar arasında yapılan milyonlarca dolarlık savunma anlaşmalarını onayladığı iddia edildi.

İsrail merkezli Walla'nın haberinde, Elbit Systems, Rafael Advanced Defense Systems ve devlet şirketi Israel Aerospace Industries’in (IAI), 7 Ekim 2023’ten önce Katar’a silah, mühimmat ve siber teknoloji ihracatı için Savunma Bakanlığı ile İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) resmi onay aldığı belirtildi.

Walla'nın salı günü yayımladığı haberde, bu anlaşmaların 7 Ekim Hamas saldırısından önce yapıldığı ve Doha'nın İsrail'deki üst düzey yetkililerle temas kurduğu ifade edildi. Rapora göre, Elbit'in Katar ile 100 milyon doları aşan sözleşmelere imza attığı, Rafael’in on milyonlarca dolarlık anlaşmalar yaptığı ve IAI yöneticilerinin Doha'yı en az 20 kez ziyaret ettiği, hatta İsrail’de Katar heyetiyle bir günlük üst düzey toplantılar gerçekleştirdiği aktarıldı.

Başbakanlık Ofisi tarafından sert yalanlama

Ancak bu haber, Netanyahu’nun Başbakanlık Ofisi tarafından sert biçimde yalanlandı. Salı gecesi yapılan açıklamada, söz konusu iddialar 'tamamen sahte haber' olarak tanımlanırken, Başbakanlık, Netanyahu’nun Savunma Bakanlığı’na Katar için herhangi bir ihracat lisansı verilmesi talimatı vermediğini duyurdu. Açıklamada, sadece belirli bir tutarın üzerindeki anlaşmaların başbakanın başkanlığını yaptığı İhracat Bakanlar Komitesi’ne sunulduğu, ancak Katar’a dair böyle bir anlaşmanın bulunmadığı belirtildi.

Başbakanlık ayrıca, ihracat lisanslarının doğrudan başbakan tarafından değil, Savunma Bakanlığı Genel Müdürü ve Savunma İhracat Denetim Dairesi (DECA) Başkanı tarafından onaylandığını vurguladı.

Savunma şirketlerinden üstü kapalı açıklamalar

Elbit Systems, uluslararası faaliyetlerinin Savunma Bakanlığı’nın direktifleri ve kısıtlamaları çerçevesinde yürütüldüğünü belirtirken, Rafael ise iş ortaklarına dair bilgi paylaşmayacağını duyurdu. Şirket, tüm faaliyetlerinin ihracat kontrolü ve lisanslama yasasına uygun şekilde sürdüğünü kaydetti.

Katar ve Hamas arasında gizli işbirliği iddiaları

Walla’nın haberinden sadece birkaç gün önce, Channel 12 televizyonu, Gazze’de savaş sırasında ele geçirilen belgelerin, Katar’ın Hamas’a yıllardır süren gizli mali ve lojistik desteğini gözler önüne serdiğini duyurmuştu. Habere göre, Mayıs 2021’deki 11 günlük İsrail-Hamas çatışmasının hemen ardından, Hamas politbüro lideri İsmail Haniyeh, Katar Emiri Tamim bin Hamad Al Thani’nin doğrudan Hamas’ın 'direniş' çabalarına gizli mali destek sağladığını belirtti.

Ayrıca, Katar istihbaratının Hamas temsilcileriyle Türkiye ve Katar’daki askeri üslerde özel eğitim programları yürütmek üzere görüştüğü ve Suriye iç savaşından kaçan Filistinli mültecilerin Lübnan’daki Hamas taburlarına entegre edilmesi konusunun da gündeme geldiği ileri sürüldü.

İsrail’in onayıyla aktarıldığı belirtilen bu fonların büyüklüğü dikkat çekerken, Aralık 2019’da Haniyeh’in Katar Dışişleri Bakanı’na, bu yardımların 'Hamas’ın ana yaşam damarı' olduğunu söylediği de iddia edildi. Katar Uluslararası Medya Ofisi ise söz konusu belgeleri 'uydurma' olarak nitelendirdi ve haberlerin Katar ile ABD arasında gerilim yaratmaya yönelik olduğunu savundu.

Netanyahu’nun söz konusu anlaşmalara onay verdiği iddialarının ortaya atıldığı dönemde, Başbakanlık Ofisi zaten 'Qatargate' adı verilen bir skandalla uğraşıyordu. İddiaya göre Netanyahu’nun iki üst düzey yardımcısı — danışmanı Jonatan Urich ve eski askeri sözcüsü Eli Feldstein — Katar yanlısı mesajları medya aracılığıyla yaymak üzere ödeme aldı.

Urich ve Feldstein’ın, Katar’ın Gazze’deki rehine müzakerelerinde arabulucu olarak rolünü meşrulaştırmak amacıyla, bir lobi şirketi aracılığıyla çalıştıkları ve Doha’dan doğrudan ödeme aldıkları şüphesiyle haklarında birçok suçlamanın bulunduğu bildirildi. Savcılar, bu kişilerin görevde oldukları sırada yabancı bir ajanla temas kurduklarını ve güveni kötüye kullandıklarını iddia ediyor.

Soruşturmanın kapsamı genişledi. Birkaç eski üst düzey güvenlik yetkilisinin, Katar’dan bu iki isme para transferinde rol oynadığı belirtiliyor. Netanyahu ise şu aşamada doğrudan bu dosyada suçlanmadı. Ancak kamuoyundaki tepkiler ve soruşturmaların seyri, başbakan üzerindeki baskıyı artırıyor.

7 Ekim saldırısı sonrası bozulan dengeler

İsrail’de tartışmalara neden olan tüm bu iddialar, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın Gazze’den İsrail’in güneyine düzenlediği ve yaklaşık 1.200 kişinin hayatını kaybettiği, 251 kişinin ise rehin alındığı saldırının ardından gündeme geldi. Bu saldırılar sonrası başlayan Gazze savaşı, İsrail-Katar ilişkilerine dair perde arkasındaki temasların da mercek altına alınmasına neden oldu.

Anlaşmaların bir kısmının, savaşın başlamasıyla birlikte askıya alındığı ya da tamamen iptal edildiği ifade ediliyor. Ancak iddialar doğruysa, Hamas’a destek sağladığı belirtilen Katar ile İsrail savunma sanayisinin savaş öncesinde yakın temas içinde olması, 'daha çok su kaldıracak'.