Türksat 7A için tarih belli oldu: 2029'da hizmete alınacak

PAYLAŞ
  • Bakan Uraloğlu, "2029'da hizmete almayı planladığımız, 7A uydusu, Türkiye'nin dijital gelecek vizyonunun taşıyıcısı olacaktır. Hizmete alındıktan sonra ülkemizin uzaydaki bağımsızlığının güçlü bir simgesi olarak varlığını sürdürecektir" dedi.
Türksat 7A için tarih belli oldu: 2029'da hizmete alınacak

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, TÜRKSAT tarafından Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium Kongre ve Sergi Merkezi'nde düzenlenen 'Bağlantısallığın Yeni Çağı Forumu'nda açıklamalarda bulundu.

Açılış konuşmalarının ardından 'Türksat 7A Projesi İşbirliği Protokolü' törenle imzalandı.

Bakan Uraloğlu, Türksat 7A Projesi'nin, 42 derece doğu yörüngesinde görev yapan Türksat 3A uydusunun tasarım ömrünün sona yaklaşması nedeniyle başlatıldığını dile getirerek, "2029'da hizmete almayı planladığımız, daha yüksek veri kapasitesi, daha güçlü kapsama alanı ve esnek kaynak yönetim kabiliyetiyle 7A uydusu, Türkiye'nin dijital gelecek vizyonunun taşıyıcısı olacaktır. Hizmete alındıktan sonra ülkemizin uzaydaki bağımsızlığının güçlü bir simgesi olarak varlığını sürdürecektir" diye konuştu.

Türksat 6A'nın 21 Nisan'da hizmete alındığını anımsatan Uraloğlu, "Bugün TÜRKSAT, 31, 42 ve 50 derece yörüngelerdeki 6 aktif uydumuzla, dünya uydu operatörleri arasında yer alıyor. Şimdi hem Türksat 6A'nın yeni anlaşmalarıyla ve inşallah ileride Türksat 7A ile bu sıralamada daha da yükseleceğiz. Şimdi önümüzde Türksat 7A var. Bugün imzalanan protokol, Türksat 7A'nın geliştirilmesinde Bakanlığımızın sağlayacağı katkının çerçevesini çizerek, projenin sağlam bir zeminde ilerlemesini temin edecek" dedi.

Artık savaşların yalnızca karada, havada veya denizde değil uzayda kazanıldığını dile getiren Uraloğlu, "Uydular, istihbarat toplama, gerçek zamanlı iletişim, hedef tespiti ve lojistik koordinasyon gibi alanlarda devletlere eşsiz bir üstünlük sağlıyor. Örneğin, devam eden İsrail-İran çatışmasında, uydu tabanlı gözetleme ve iletişim sistemleri, stratejik karar alma süreçlerinde hayati bir rol oynuyor" diye konuştu.

Uydular aracılığıyla toplanan verilerin, hassas hedef tespitinden hava savunma sistemlerinin koordinasyonuna kadar savaşın her aşamasında belirleyici avantaj sunduğunu belirten Uraloğlu, "Bu, bize uzay teknolojilerinin ulusal güvenlik ve savunma açısından ne denli kritik olduğunu açıkça gösteriyor. İşte bu nedenle, Türkiye olarak uzayda güçlü bir varlık göstermek, sadece teknolojik bir hedef değil aynı zamanda milli güvenliğimizin ve küresel rekabet gücümüzün bir gereğidir" değerlendirmesinde bulundu.