Türkiye-ABD ticaretinde 100 milyar dolarlık hedef yeniden masada, iş dünyası yorumladı

Derya Yüce
PAYLAŞ
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Trump'ın görüşmesi sonrası, iki ülke arasında ekonomik ilişkiler yeniden ivmelendi. İş dünyası temsilcileri savunma, enerji ve teknoloj alanlarındaki işbirliğinin ticaret hedeflerini büyüteceği görüşünde birleşiyor.
  • Washington’da verilen mesajlar ve imzalanan anlaşmalar, iki ülke arasındaki ekonomik işbirliğine yeni bir perspektif kazandırdı. Türk ihracatçıları, pazar çeşitliliği ve stratejik yatırımlar sayesinde ABD’de daha güçlü bir konum almayı hedefliyor.
  • Çin ve birçok ülkeye yönelik uygulanan tarifelerin ardından oluşan boşluk, Türkiye’yi ABD için doğal bir tedarik ortağı haline getirdi. İş dünyası, doğru politikalar ve güçlü diplomasiyle bu fırsatın kalıcı avantaja dönüşebileceğini savunuyor.
Türkiye-ABD ticaretinde 100 milyar dolarlık hedef yeniden masada, iş dünyası yorumladı

Türkiye ile ABD arasında son dönemde hız kazanan diplomasi trafiği, iki ülke arasındaki ekonomik iş birliğinin geleceğine yönelik beklentileri yeniden artırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump’ın görüşmesi sonrası imzalanan anlaşmalar ve ekonomik ilişkilere yönelik verilen mesajlar, 100 milyar dolarlık ticaret hedefinin tekrar masaya güçlü bir şekilde yerleşti. Cnbce.com’a değerlendirmelerde bulunan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe ve Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Burhan Özdemir, Özellikle savunma, enerji ve yüksek teknolojili üretim alanlarında yeni fırsatların doğabileceğine dikkat çekti. İş dünyası temsilcileri, Türkiye’nin küresel tedarik zincirlerindeki yükselen konumunun ABD ile ticari ilişkilerde yeni bir sayfa açabileceği görüşünde birleşti.

“ABD ile yeni ve güçlü bir ticaret dönemi başlıyor”

İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, ABD'nin en üst düzeyde, yeni denge arayışında Türkiye'yi doğal bir müttefik olarak tanımlamasının önemli olduğunu vurguladı. "Kuşkusuz Türkiye-ABD ilişkilerinin karşılıklı çıkarlar temelinde geliştirilmesi, iki tarafın da yararına sonuçlar verecektir" diye konuşan Avdagiç, güçlü Türkiye gerçeğinin Türkiye'yi bölgede dengede oluşturan bir konuma taşıdığını söyledi. "Cumhurbaşkanımızın son ABD ziyareti de bunu tüm yönleriyle ortaya koydu" dedi. Ziyarette ele alınan konular ve varılan anlaşmaların, iki ülke arasındaki ticaret hacminin makul bir dönemde hedeflenen 100 milyar dolarlık hacme ulaşabileceğine ilişkin beklentilerini güçlendirdiğini belirten Avdagiç, iki ülke arasındaki dış ticaretin yaklaşık 40 milyar lira seviyesine oturmuş durumda olduğunu, iki liderin görüşmesiyle daha da ileriye taşınacağının altını çizdi. Avdagiç, "Biz de ABD ile en az askeri müttefiklik kadar ticari müttefikliğimizin de gelişmesi gerektiğine inanıyoruz. Özellikle enerji ve savunma başta olmak üzere görüşmede gündeme gelen ticari anlaşmalar, Türkiye’nin stratejik gücünü ortaya koyuyor. Aynı zamanda uluslararası alandaki kapasitesini ve küresel iddiasını da gösteriyor" ifadelerini kullandı. 100 milyar dolarlık ticaret hacminin Türkiye için bir kazanca dönüşmesinin, bu hedefin ne kadarının Türkiye'nin ihracatı olacağını, hem ABD'nin gümrük tarifelerinin Türkiye açısından daha avantajlı hale getirme hem de mevcut bazı kısıtlamaları kaldırma ile ilgili yaklaşımları ve Türk iş dünyasının gayretinin belirleyeceğine işaret eden Avdagiç, "Bu nedenle iş dünyası olarak, ticari fazla pozisyonumuzu; Türkiye’ye yapılacak ABD yatırımları ve daha fazla ihracatımızla sağlamayı hedefliyoruz" dedi.

Türkiye-ABD ticaretinde 100 milyar dolarlık hedef yeniden masada, iş dünyası yorumladı - Resim : 1

“ABD’de potansiyelimiz güçlü”

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe, 2024'te ABD ile dış ticaretin 16,4 milyar dolar ihracat ve 16,2 milyar dolarlık ithalat olmak üzere 33 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiğini hatırlattı. ABD'nin Türkiye'nin ikinci büyük pazarı olduğuna işaret eden Gültepe, "Coğrafi uzaklığımıza rağmen kimya, otomotiv, hazır giyim ve elektrik-elektronik sektörlerimiz başta olmak üzere ABD pazarı bizim için büyük bir potansiyel barındırıyor" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump'ın görüşmesinin iki ülke arasında ticaretin gelişmesine mutlaka pozitif katkı sağlayacağını vurgulayan Gültepe, ABD ile koyulan 100 milyar dolarlık ihracat hedefinin iki liderin görüşmesi sonrası yeniden canlanacağının altını çizdi. "Ancak bizim ABD pazarında iddialı olabilmemiz için her şeyden önce rekabet gücümüzü kazanmamız gerekiyor. Çünkü yeni tarifelerde Çin ve diğer birçok Asya ülkesine göre daha avantajlı olmakla birlikte maliyetlerimiz çok yüksek olduğu için yine rakiplerimizden pahalı kalıyoruz" ifadelerini kullandı. ABD ile 100 milyar dolarlık dış ticaret hedefine ulaşmanın yolunun da iki ülke arasında bir serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasından geçtiğine inandıklarını belirten Gültepe, "Yakın dönemde serbest ticaret anlaşması olmasa bile ABD pazarı için ticaret diplomasisini daha etkili şekilde kullanmalıyız" dedi. Avrupa ülkeleri ile de ticari ilişkileri değerlendiren Gültepe, AB'nin Türkiye'nin en büyük alternatifi olmayan ihracat pazarı konumunda olduğunu dile getirdi. Toplam ihracatın yüzde 42'sinin AB ülkelerine gerçekleştirildiğini söyleyen Gültepe, bu yılın Ocak-Eylül döneminde AB ülkelerine ihracatta yüzde 8,2'lik artış olmasını önemsediklerini belirtti. Rekabetçilikle ilgili problem yaşamamaları durumunda bu artışın çok daha yüksek olabileceğinin altını çizen Gültepe, "Öte yandan AB ile Gümrük Birliği anlaşmasının da artık bizim için yarardan ziyade zararı olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla Gümrük Birliği Anlaşmasının Türkiye’nin beklentileri doğrultusunda bir an önce güncellenmesi gerekiyor" diye konuştu. Türk ihracatçısının hedeflerine de değinen TİM Başkanı Gültepe, 2025'te 273,8 milyar dolarlık ihracat hedefi koyduklarını hatırlattı. Ocak-Eylül dönemini 200,6 milyar dolarlık ihracatla tamamladıklarını, yıl sonu hedefini tamamlayabilmek için tüm güçleriyle çalışacaklarını belirten Gültepe, Yeni Orta Vadeli Program'da 2026 için 282 milyar dolarlık bir ihracat hedeflediklerini, rekabetçiliğin yeniden kazandırılması durumunda ise Türkiye'nin mevcut üretim potansiyelinin çok daha yüksek olduğunu sözlerine ekledi.

Türkiye-ABD ticaretinde 100 milyar dolarlık hedef yeniden masada, iş dünyası yorumladı - Resim : 2

“Trump döneminde ticarette daha hızlı sonuçlar alacağız”

MÜSİAD Başkanı Burhan Özdemir, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump'ın son görüşmesinin, iki ülke arasında ticaretin yeniden canlanması adına önemli mesajlar verdiğini, iş dünyası açısından bu buluşmanın, uzun süredir süregelen belirsizliklerin ardından umut veren bir adım olarak değerlendirilebileceğini belirtti. Trump'ın 2.0 döneminin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aralarındaki kişisel uyum sayesinde Türkiye-ABD ilişkilerinde daha esnek ve pragmatik bir yaklaşımın kapısını araladığına işaret eden Özdemir, özellikle Biden döneminde yaşanan stratejik ortaklık sorgulamalarının ve ticari engellerin aşılmasını iş dünyasının olumlu karşıladığını işaret etti. "Trump yönetiminin ticarette daha “iş odaklı” ve sonuç alıcı bir tavır sergileyeceği beklentisi, Türk ihracatçıları için önemli fırsatlar oluşturuyor. ABD’nin Türkiye’ye F-16 satışına onay vermesi ve olası ticaret anlaşmaları, özellikle savunma, enerji ve teknoloji sektörlerinde iş hacminin büyümesine katkı sağlayabilir" dedi. İş dünyası için asıl kritik noktanın, bu iyimser havanın kalıcı hale getirilmesi olduğunu, Türkiye'nin BRICS üyeliği gibi alternatif ekonomik ilişkiler arayışının ABD ile olan ticari bağlarda bir denge unsuru olarak görüldüğüne dikkat çeken Özdemir, "Trump döneminde oluşacak ticaret politikalarının getireceği korumacı önlemler de yakından takip edilmeli" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretinin iş dünyasında temkinli iyimserlik oluşturduğunu, bu ziyaretin ardından atılacak somut adımların ve lider diplomasisinin Türkiye-ABD ticaretinin uzun vadede gelişmesi için kritik önemde olduğunu belirten Özdemir, iki ülke arasındaki yapısal sorunların aşılmasının, sürdürülebilir ve karşılıklı fayda sağlayan ekonomik ilişkilerin önünü açacağını söyledi. İki ülke arasındaki 100 milyar dolarlık ticari hacmi hedefinin iddialı görüne de, küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiğini, Türkiye'nin bölgesel üretim üssü haline geldiğini ve ABD'nin Çin'e karşı karşı uyguladığı korumacı politikaların sürdüğü bir ortamda Belirlenen 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefi iddialı görünse de, küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği, Türkiye’nin bölgesel üretim üssü haline geldiği ve ABD’nin Çin’e karşı uyguladığı korumacı politikaların sürdüğü bir ortamda bu hedefin orta vadede ulaşılabilir olduğu görülmektedir. Mevcut büyüme eğiliminin sürdürülebilir kılınması durumunda ve özel sektörün ABD pazarına yönelik lojistik, sertifikasyon, yerel temsilcilik ve satış sonrası hizmet alanlarında stratejik yatırımlar yapması halinde, 100 milyar dolarlık hacme ulaşılmasının mümkün olduğuna işaret eden Özdemir, “Ancak bu sadece ihracatı artırmakla değil, ABD’li şirketlerin Türkiye’deki doğrudan yatırımlarının ve Türk firmalarının ABD'de kuracağı üretim ve dağıtım altyapısının güçlendirilmesiyle de doğrudan ilişkili” dedi.

Türkiye-ABD ticaretinde 100 milyar dolarlık hedef yeniden masada, iş dünyası yorumladı - Resim : 3

“Türkiye, ABD pazarında yerini büyütmeye hazır”

MÜSİAD Genel Başkanı Burhan Özdemir, küresel ticaretin yeniden şekillendiği bir dönemde Türkiye’nin üretim gücüyle öne çıkabileceğini belirterek, ABD’nin Çin mallarına yönelik agresif tarife politikasının Türkiye için yeni fırsatlar doğurduğunu söyledi. Özdemir, ABD’nin Çin ve Hindistan’a uyguladığı gümrük tarifelerinin oldukça yüksek, Türkiye’ye uyguladığı oranların ise görece düşük olduğunu vurgulayarak, “ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı gümrük tarifeleri ortalama yüzde 15 seviyesinde. Bu oran Çin ve Hindistan’a kıyasla çok daha avantajlı. Türk ürünleri, kalite-fiyat dengesiyle ABD için cazip bir alternatif tedarik seçeneği haline geldi” dedi. MÜSİAD Başkanı, özellikle tekstil, makine, otomotiv yan sanayi ve gıda sektörlerinde Türk ihracatçılarının bu avantajı kullanarak ABD pazarında paylarını artırdıklarını kaydetti. Trump yönetiminin 2025 yılında devreye aldığı “karşılıklılık esasına dayalı” yeni tarife sistemine de değinen Özdemir, “Bu sistem Çin’in ABD pazarındaki rekabet üstünlüğünü önemli ölçüde zayıflattı. Elektrikli araç parçaları, güneş paneli bileşenleri, yarı mamul çelik ve yüksek teknoloji ekipmanlarında tarifeler yüzde 25 ila 40 arasında yükseldi. Bu da Çin’in yerini doldurabilecek ülkeler için büyük bir fırsat penceresi açtı” diye konuştu. Türkiye’nin bu fırsatı değerlendirmesi gerektiğine dikkat çeken Özdemir, Stratejik ve hedef odaklı bir ihracat planı oluşturulmasını, lojistik, sertifikasyon ve pazarlama süreçlerinin hızla iyileştirilmelisini, Türk Eximbank desteklerinin artırılması gerektiğini, ayrıca ABD’de kurumsal temsilciliklerini güçlendirilmesinin önemli olduğunu belirtti. "ABD'nin açtığı bu kapı, Türkiye gibi üretim kabiliyeti yüksek ve lojistik avantajı bulunan ülkeler için sadece bir rekabet değil, büyük bir kalkınma fırsatı" diye konuşan Özdemir, doğru politikalar ve iş dünyasının stratejik hamleleriyle Türkiye'nin yalnızca bölgesel değil küresel bir tedarik merkezi olma iddiasını pekiştireceğini vurguladı.