Dr. Ülgen: Gelişen ülke iyimserliği iki yılın zirvesinde
- CNBC-e'ye değerlendirmelerde bulunan HSBC Gelişmekte Olan Ülkeler Araştırma Başkanı Ülgen, HSBC’nin anketine göre gelişmekte olan ülkelere yönelik iyimser bakışın yüzde 36’dan yüzde 44’e yükselerek iki yılın zirvesine ulaştığını söyledi.

HSBC Gelişmekte Olan Ülkeler Araştırma Başkanı ve Küresel Makro Strateji Direktörü Dr. Murat Ülgen küresel belirsizliklere rağmen gelişen piyasalara yönelik yatırımcı ilgisinin yeniden hız kazandığını söyledi. CNBC-e Londra Temsilcisi Berfu Güven’in sorularını yanıtlayan Ülgen, 'Yazın kararsız boğaları' başlığıyla yayımlanan HSBC’nin 20. Gelişen Ülkeler Eğilim Anketi’nin dikkat çekici sonuçlarını yorumladı.
'Risk iştahı yerinde ama temkin var'
Murat Ülgen, HSBC’nin anketine göre gelişmekte olan ülkelere yönelik iyimser bakışın yüzde 36’dan yüzde 44’e yükselerek iki yılın zirvesine ulaştığını söyledi. Ancak yatırımcıların risk alma iştahında hafif bir düşüş gözleniyor.
“Yatırımcılar gelişen piyasalara olumlu bakıyor ama yatırım kararlarında hala temkinliler. Nakit seviyeleri yükseldi, bu da bir fırsat kollandığını gösteriyor” diyen Ülgen karmaşık küresel ortamda temkinli iyimserliğin öne çıktığını belirtti.
'Zayıf dolar sermayeyi yeniden yönlendiriyor'
Doların değer kaybının gelişmekte olan ülke varlıklarını cazip kıldığını belirten Ülgen, HSBC’nin yıl sonu Euro/Dolar tahmininin 1.20 olduğunu hatırlattı:
“Dolar euroya, gelişmiş ve gelişmekten ülkelerin para birimlerine karşı da değer kaybediyor. Bizim
görüşümüz bunun devam edeceği yönünde. Tahminlerimiz euro/doların
sene sonunda 1.20'yi bulacağı yönünde. Yani bir miktar daha burada alan var diye
düşünüyoruz. Bu haliyle beş yıldır ABD piyasalarına yönelen yatırımcılar şimdi sepeti çeşitlendirme arayışında. Bu da Avrupa ve gelişen piyasalara sermaye akışını artırıyor. Dolar artık gelişmekte olan ülkeler için karşıdan esen rüzgar değil arkadan iten bir güç.”
'Brezilya ve Güney Afrika her kategoride ön planda'
Ülgen’e göre yatırımcılar, yüksek nominal ve reel faiz sunan ülkelerin yerel para cinsi varlıklarına yöneliyor: “Yüksek getirili ülkeler ön planda. Güney Afrika ve Brezilya hem hisse senedi hem de bono tarafında öne çıkıyor. Bu ülkeler yatırımcıların radarında. Türkiye ise lokal bono piyasasında dikkat çekiyor. Malum yüksek bir reel ve nominal getiri var ve politika faizlerinin düşmesi için önemli bir alan var. Hindistan ve Çin ise hissede öne çıkıyor."
'Jeopolitik riskler Orta Doğu’ya ilgiyi azalttı'
Ülgen mayıs-haziran döneminde yapılan HSBC Eğilim anketinde Ortadoğu varlıklarına olan ilginin azaldığının gözlendiğini belirtti: “Anketin sonuna denk gelen jeopolitik gelişmeler, Ortadoğu’daki pozisyonları zayıflatmış. Yatırımcılar rotayı Latin Amerika, Afrika ve Asya’ya çevirmiş durumda.”
'Faiz indirim döngüsü gelişen ülkelere destek oluyor'
Murat Ülgen’e göre dünyada geniş çaplı bir faiz indirimi süreci yaşanıyor. Bu da gelişmekte olan ülkelerin cazibesini artırıyor.
“Fed’den yıl sonuna kadar üç faiz indirimi bekliyoruz. Avrupa ve gelişmekte olan ülkeler ise çoktan bu sürece girdi. Bu trend gelişen ülke varlıklarını daha da cazip kılıyor” diyen Ülgen, Türkiye’nin de bu eğilimden fayda sağlayabilecek ülkeler arasında olduğunu ifade etti.
Yılın ikinci yarısına dair beklenti: 'İyimser ama dikkatli'
HSBC’nin nisan ayında yayımladığı gelişen piyasalar raporuyla bu son anket arasında güçlü bir örtüşme olduğunu belirten Ülgen temmuz başının kritik bir dönem olabileceğine dikkat çekti:
“ABD’nin ithalat vergileriyle ilgili 90 günlük süresi 9 Temmuz’da sona eriyor. Temmuz başı bu konuda yeniden hareket olabilir. Ama genel tabloda yaz ayları için olumlu görünüm bekliyoruz. Biz bir fırsat penceresi görüyoruz.”