OECD büyüme haritasında zirve Türkiye'nin: Avrupa ekonomisinin büyümede yıldızı kim olacak?

PAYLAŞ
  • Yıllar süren zayıf büyüme, yüksek enflasyon ve sıkı para politikasının ardından euro bölgesi yeni bir döneme giriyor. OECD’ye göre 2027 yılında Türkiye yüzde 4 ile 27 Avrupa ülkesi arasında en yüksek büyümeyi yakalayacak ülke konumunda. 2025 yılının yıldızı ise İrlanda oldu.
OECD büyüme haritasında zirve Türkiye'nin: Avrupa ekonomisinin büyümede yıldızı kim olacak?

Yıllar süren zayıf büyüme, yüksek enflasyon ve sıkı para politikasının ardından euro bölgesi yeni bir döneme giriyor. Küresel ölçekte siyasi belirsizlikler, ticaret savaşları ve değişen faiz politikaları 2025’e damga vururken, OECD’nin son tahminleri Avrupa ekonomilerinin önümüzdeki yıllarda oldukça farklı performanslar sergileyeceğine işaret ediyor.

2027 görünümü: Türkiye zirvede

2027’de İspanya büyüme liderliğini korusa da hızının yüzde 1,8’e gerilemesi bekleniyor. Almanya’nın büyümesinin yüzde 1,5’e hızlanacağı, Fransa’nın yüzde 1 seviyesinde kalacağı öngörülüyor. OECD’ye göre Türkiye ise yüzde 4 ile 27 Avrupa ülkesi arasında en yüksek büyümeyi yakalayacak ülke konumunda.

Raporda, yüksek tarifelerin ihracatı sınırlı ölçüde etkileyeceği, buna karşın düşen enflasyon ve iyileşen finansal koşulların tüketim ve yatırımları destekleyeceği ifade ediliyor.

Ülke / Bölge 2025 (%) 2026 (%) 2027 (%)
Türkiye 3.6 3.4 4.0
Polonya 3.3 3.4 2.7
Litvanya 2.5 3.1 2.0
Dünya 3.2 2.9 3.1
Estonya 0.7 2.9 2.8
İsveç 1.6 2.6 2.3
Slovenya 0.9 2.3 2.3
İspanya 2.9 2.2 1.8
Yunanistan 2.1 2.2 1.8
Portekiz 1.9 2.2 1.8
İrlanda 10.2 2.1 2.8
Letonya 1.2 2.1 2.5
Çekya 2.4 2.0 2.1
Danimarka 2.4 2.0 1.8
Macaristan 1.3 1.9 2.3
Lüksemburg 0.8 1.9 2.0
ABD 2.0 1.7 1.9
OECD 1.7 1.7 1.8
İzlanda 1.1 1.6 3.6
Norveç 0.2 1.5 1.4
Hollanda 1.7 1.4 1.6
Euro Bölgesi 1.3 1.2 1.4
Birleşik Krallık 1.4 1.2 1.3
İsviçre 1.1 1.2 1.2
Slovakya 0.8 1.1 1.8
Almanya 0.3 1.0 1.5
Belçika 1.1 1.0 1.2
Fransa 0.8 1.0 1.0
Finlandiya 0.0 0.9 1.7
Avusturya 0.3 0.9 1.2
İtalya 0.5 0.6 0.7

2025’te sürpriz lider: İrlanda

OECD Ekonomik Görünüm Raporu’na göre 2025 sonunda, üye ülkeler arasında en güçlü büyümeyi yüzde 10,2 ile İrlanda’nın kaydetmesi bekleniyor. Bu sıçramanın, ABD’nin ilaç ithalatına yönelik olası yüksek tarifeleri öncesinde öne çekilen ihracattan kaynaklandığı belirtiliyor. ABD Başkanı Donald Trump, 1 Ekim’den itibaren ithal ilaçlara yüzde 100’e varan gümrük vergileri uygulanabileceğini açıklamış, ABD’de üretim yapan firmalara muafiyet sinyali vermişti.

Ancak OECD, İrlanda’nın büyüme rakamlarının çok uluslu şirketlerin kârlarını ülkede kaydetmesi nedeniyle ekonomik tabloyu olduğundan daha güçlü gösterdiğine dikkat çekiyor. İrlanda’yı yüzde 3,6 ile Türkiye ve yüzde 3,3 ile Polonya izliyor.

Listenin alt sırasında ise Finlandiya yer alıyor. Zayıf tüketici güveni ve konut sektöründeki sert daralma nedeniyle Finlandiya ekonomisinin 2025’te büyüme kaydedemeyeceği öngörülüyor.

Euro bölgesinde 2026’da ılımlı büyüme

OECD, euro bölgesinde reel GSYH büyümesinin 2025’te yüzde 1,3’ten 2026’da yüzde 1,2’ye gerileyeceğini, 2027’de ise yüzde 1,4’e yükseleceğini tahmin ediyor. Artan ticaret gerilimlerinin, iyileşen finansal koşullar, AB’nin Toparlanma ve Dayanıklılık Fonu (RRF) kapsamındaki yatırımlar ve dirençli iş gücü piyasalarıyla dengeleneceği vurgulanıyor.

2026’da üç ülke öne çıkıyor

2026’da Avrupa’daki 27 ülke arasında büyümenin yüzde 0,6 ile 3,4 arasında değişmesi bekleniyor. Polonya ve Türkiye yüzde 3,4 ile listenin zirvesinde yer alırken, Litvanya yüzde 3,1 ile onları takip ediyor. Bu üç ülke, küresel ortalama büyüme beklentisi olan yüzde 2,9’un üzerine çıkabilen tek ekonomiler olarak öne çıkıyor.

En zayıf performans ise yüzde 0,6 ile İtalya’da bekleniyor. Avusturya ve Finlandiya’nın da yüzde 1’in altında kalacağı öngörülüyor.

Büyük ekonomiler arasında lider İspanya

OECD tahminlerine göre İspanya, 2026’da yüzde 2,2 büyüme ile Avrupa’nın en büyük beş ekonomisi arasında lider olacak. Güçlü istihdam artışı, reel ücretlerdeki yükseliş ve AB destekli yatırım programları büyümeyi destekleyen başlıca unsurlar olarak öne çıkıyor. İspanya’nın ABD tarifelerine maruziyetinin sınırlı olması da önemli bir avantaj.

Birleşik Krallık’ta ise kamu harcamalarındaki kısıtlamalar ve soğuyan iş gücü piyasası büyümeyi baskılıyor. Almanya ve Fransa’nın yüzde 1 civarında büyümesi beklenirken, İtalya yüzde 0,6 ile en zayıf halka olarak dikkat çekiyor.

Finlandiya’da kademeli toparlanma

2025’te resesyon yaşayan Finlandiya ekonomisinin, 2026’da yüzde 0,9, 2027’de ise yüzde 1,7 büyüme ile toparlanması bekleniyor. Düşen faizler, dengelenen konut piyasası ve artan savunma harcamaları bu toparlanmanın temel dayanakları olarak gösteriliyor. Ancak küresel belirsizlikler ve ABD tarifeleri risk unsuru olmaya devam ediyor.