Hedge fonlar İsviçre Frangına karşı bahis oynuyor, Sterlin alıyor

PAYLAŞ
Hedge fonlar İsviçre Frangına karşı bahis oynuyor, Sterlin alıyor

CNBC'nin haberine göre hedge fonlar, merkez bankalarının para politikalarındaki farklılaşmadan beslenen klasik bir “carry trade” stratejisiyle İsviçre frangına karşı pozisyon almaya başladı. Yatırımcılar, düşük faizli frangayla borçlanarak yüksek getirili İngiliz sterlini alıyor. Faiz farkından kâr elde etmeyi amaçlayan bu strateji, genellikle ABD doları ve Japon yeni gibi para birimleri arasında uygulanıyor. Ancak UBS Global Wealth Management stratejisti Patrick Ernst, sterlin-frank eşleşmesini “Avrupa içi ilginç bir alternatif” olarak tanımladı.

Bu işlemi tetikleyen unsurlardan biri, frangın keskin değer artışı oldu. Barclays analistleri bu durumu İsviçre ekonomisi açısından “deflasyonist şok” olarak nitelendiriyor. Para birimi, Başkan Donald Trump’ın 2 Nisan’daki tarife açıklamalarının ardından ABD doları karşısında %11,3’ten fazla değer kazandı ve reel bazda son on yılın en yüksek seviyelerine yaklaştı.

Yatırımcılar, küresel jeopolitik ve ekonomik risklerin artmasıyla birlikte güvenli liman olarak görülen İsviçre frangına yöneldi. Bu gelişme, İsviçre Merkez Bankası’nın (SNB) para biriminin güçlenmesinin yarattığı deflasyonist baskılarla mücadele etmesine neden oldu. SNB, 19 Haziran’da faiz oranlarını indirerek sıfır politika faizi ortamına geri dönen ilk merkez bankası oldu. Ancak bu kararın frangın değerini aşağı çekme yönündeki etkisi oldukça sınırlı kaldı.

Rabobank’ın döviz stratejisi başkanı Jane Foley, “İsviçre Merkez Bankası, insanların frank satmasını çok isterdi,” dedi. “Frankın gücü gerçekten onların canını sıkıyor. Güvenli liman olarak görülmesi, onların kimseye dileyeceği bir şey değil,” yorumunu yaptı.

Frangın güçlenmesi, değer düşüşüne oynayan yatırımcıların – yani short pozisyon alanların – geçen yıl sonuna kıyasla bu pozisyonlarını azaltmasına yol açtı. UBS Wealth Management’tan Ernst, “Akış ve pozisyonlanma göstergelerimiz, frangın kısa pozisyonlarının uç noktada olmadığını, yani daha fazla alan olduğunu gösteriyor,” değerlendirmesinde bulundu.

Sterlinin cazibesi: Getiri farkı ve temkinli BOE duruşu

Frank karşıtı pozisyonlar artarken, sterline yönelik algı ise bunun tam tersi yönünde şekilleniyor. Carry trade stratejisinde sterlinin cazibesi, İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) faiz indiriminde temkinli yaklaşımından kaynaklanıyor. BoE'nin politika faizi şu anda %4,25 seviyesinde bulunuyor. Enflasyonun hâlâ “inatçı biçimde yüksek” seyretmesi nedeniyle bankanın faiz indirimlerini daha yavaş bir tempoyla gerçekleştirmesi bekleniyor. Bu durum, sterlinin getiri avantajını korumasını sağlıyor.

UBS’ten Ernst’e göre bu faiz farkı yakın vadede de kalıcı olacak gibi görünüyor. Ernst, BoE’nin faiz indirim hızını çeyreklik baz senaryonun ötesine taşıyacağını düşünmediğini belirtti. “İngiltere ve İsviçre’de son merkez bankası toplantıları, iki ülke arasındaki faiz farkının kolay kolay ortadan kalkmayacağını bir kez daha gösterdi,” dedi. Ernst, yakın zamanda İngiltere işgücü piyasasında bazı zayıflık belirtileri görülse de, yüksek enflasyonun BoE’yi temkinli yol haritasında tutan en önemli unsur olduğunu ifade etti.

Carry trade önerileri ve riskler

Merkez bankalarının farklılaşan politikaları, büyük bankalardan da somut işlem önerilerini beraberinde getirdi. Barclays, Nisan ayında yayınladığı müşteri notunda, sterlinin (GBP) ağırlıklı, frangın (CHF) ise düşük tutulduğu bir “uzun GBP/CHF” pozisyonu alınmasını önerdi. Banka, kurun 1,15 seviyesine yükselmesini hedeflerken, 1,06 seviyesini zarar durdur noktası olarak belirledi. Haziran ayında UBS de benzer yönde bir öngörüde bulunarak, paritenin 1,13 seviyesine yükselmesini ve 1,10 ila 1,15 aralığında işlem görmesini beklediğini bildirdi.

Ancak bu strateji önemli riskler de barındırıyor. En büyük risklerden biri, küresel ölçekte riskten kaçış eğilimi ya da yeni jeopolitik ve ticaret kaynaklı belirsizliklerin İsviçre frangına yeniden yönelimi tetiklemesi. Rabobank’tan Foley, olası ani jeopolitik gelişmelerin frangı hızla yukarı çekebileceğini ve bunun carry trade kazancını tamamen ortadan kaldırarak yatırımcıları zarara sokabileceğini belirtti.

Yılın başında bu stratejiye giren birçok yatırımcı, Nisan ayında Trump yönetiminin beklenenden daha sert gümrük tarifeleri açıklamasının ardından frangın keskin değer kazancı karşısında ciddi zarar etti. G10 döviz araştırmaları başkanı Steve Englander, bu nedenle yatırımcıların bu pozisyonlara yeniden girmekte daha temkinli olacağını ve “ilk giren olmak” konusunda daha isteksiz davranacaklarını belirtti.