Bessent, Fed koltuğuna talip olmadığını açıkladı
ABD Hazine Bakanı Bessent, Kongre’de katıldığı oturumda ekonomi, ticaret ve jeopolitik başlıkları kapsayan geniş yelpazede değerlendirmelerde bulundu. Başkan Donald Trump’ın ikinci döneminde Hazine’nin başında bulunan Bessent, yönetimin gündemini tamamlamak için 2029’a kadar görevde kalmak istediğini açıkça ifade etti.
Bessent, Demokrat vekillerin eleştirilerine rağmen yeni vergi tasarısının ekonominin sürdürülebilirliği açısından zorunlu olduğunu savundu. Tasarının Kongre’den geçmemesi halinde, ABD’nin 2008’den bu yana gördüğü en büyük mali krizle karşı karşıya kalabileceğini söyledi. Özellikle, bu vergi düzenlemesi geçmezse büyüme üzerinde daha büyük bir darbe yaşanacağını belirtti. Bessent'e göre mevcut tasarı zenginlere ayrıcalık tanımaktan ziyade, ekonomiyi korumaya yönelik yapısal bir önlem.
Trump’ın 2 Nisan'da uygulamaya koyduğu ve "Kurtuluş Günü" olarak anılan yeni tarife paketine ilişkin sorulara da yanıt veren Bessent, 90 günlük muafiyet süresinin dolmasının ardından tarifelerin, ticaret anlaşmaları konusunda iyi niyet gösteren ülkeler için ertelenebileceğini, ancak bu iyi niyeti göstermeyen ortaklar için herhangi bir ertelemenin düşünülmediğini söyledi.
Çin ile süren ticaret görüşmelerinde “iyimser” olduğunu belirten Hazine Bakanı, Pekin’in güvenilir bir ticaret ortağı olup olmadığını zamanla göreceklerini ifade etti. Çinli yetkililerin Londra’da yapılan son görüşmelerde “de minimis” muafiyetinin kaldırılmasına karşı çıktığını belirten Bessent, bu konunun hâlen müzakere aşamasında olduğunu kaydetti. Öte yandan, Çin’in para birimi politikalarına da eleştiri getiren Bessent, manipülasyon suçlamalarının arkasında durduklarını vurguladı.
ABD’nin dış politikası ve enerji güvenliği bağlamında da açıklamalarda bulunan Bessent, Rusya’dan petrol ithalatına kapsamlı yaptırımlar öngören yasa tasarısının her iki partiden de destek aldığını hatırlattı. Bununla birlikte, Ukrayna’nın iyi yönetişim ve küresel yatırımlarla Rusya ekonomisinden daha büyük bir ekonomik yapıya ulaşabileceğini, bu durumda da "kim yönetiyorsa Rusya’yı, ona karşı caydırıcılık sağlanacağını" savundu. Kongre’yi, yönetimin savaşla ilgili müzakerelerde daha fazla esneklik kullanmasına olanak tanıyacak şekilde yetkilendirmeye çağırdı.
Bessent, CHIPS Yasası’na da değinerek, yasa kapsamında yer alan birçok mekanizmanın “paranın kapıdan çıkmasını imkânsız hale getiren” ayrıntılarla dolu olduğunu söyledi. Bu yasa, Biden yönetimi döneminde iki partinin de desteğiyle geçmişti. Bessent’in açıklamalarında bu yasanın uygulama açısından karmaşıklıklar yarattığı vurgusu öne çıktı.
Tahvil piyasasıyla ilgili bir soruya yanıt verirken ise, mali istikrar açısından bir risk olmadığını savundu. Trump’ın tarife kararlarının ardından piyasada bir miktar oynaklık yaşansa da, Hazine tahvillerinin “birincil satın alımlarında” aracıların ve spekülatörlerin aksine uzun vadeli yatırımcıların ağırlığının arttığını söyledi. Bu eğilimin, piyasalarda derin bir güven kaybı olmadığının işareti olduğunu ifade etti.
Başkan Trump ile Harvard Üniversitesi’nin vergi muafiyeti statüsü üzerine özel bir görüşme yapmadığını söyleyen Bessent, Demokratların bu konudaki iddialarını reddetti.
Kendisine, Fed Başkanlığı mı yoksa Hazine Bakanlığı mı tercih edeceği sorulduğunda ise Bessent, gülümseyerek “Washington’daki en iyi işe sahip olduğunu” belirtti ve Trump’ın kendisinden ne yapmasını istiyorsa onu yapmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti. Bu doğrultuda 2029’a kadar görevde kalma arzusunu yeniden dile getirdi.
